TERMOPLASTİK KOMPOZİTLER İÇİN HİBRİT İPLİK ÜRETİMİ
Teknolojiyi giyme çağı*
Küresel ısınma ve hava kirliliği son
yıllarda oldukça üzerinde durulan konular olmuştur. İklim değişikliklerinin en
büyük nedeninin artan karbondioksit (CO2) salınımı olduğu
vurgulanmaktadır. 1997 yılının Aralık ayında Japonya’da imzalanan Kyoto
protokolü, küresel ısınma ve iklim değişikliği konularında katılımcı ülkeleri
CO2 ve sera etkisine neden olan diğer gazların salınımını azaltmaya
yönelik çalışmalar yapma ve yasalar çıkarma yükümlülüğü altına sokmuştur. Bu
kapsamda özellikle Avrupa Birliği (AB) ülkeleri çeşitli politikalar
geliştirmişler ve 2050 yılına kadar CO2 salınımını %80 oranında
düşürmeyi hedeflemişlerdir. Bunun için Ar-Ge çalışmalarının yapılması ve yeni
iş alanlarının açılması için önemli bütçeler ayırmışlardır [1].
CO2 salınımının önemli bir
kısmı ulaşım araçları tarafından gerçekleşmektedir. Alman Federal Çevre
Bakanlığı, Almanya’da atmosfere salınan CO2 gazının %20’sinin ulaşım
araçlarından kaynaklandığını bildirmiştir [2]. AB, 2015 yılında binek araçlarda
CO2 salınımını 130 g/km’ye düşürmeyi hedeflemiştir [3].
Hedeflenen değerlere ulaşmak için bir
yandan alternatif enerji kaynaklarının geliştirilmesi çalışmaları sürdürülürken
diğer yandan taşıtların daha hafif hale getirilmesine çalışılmaktadır. Ulaşım
taşıtlarında CO2 salınımını azaltmak için araçların ağırlıklarının
azaltılması büyük önem arz etmektedir. Bu nedenle mekanik dayanım ve
sertlik beklentilerinden ödün vermeden ağırlık tasarrufu ve enerji
verimliliğini mümkün kılabilecek malzemelerin geliştirilmesi çalışmaları hız
kazanmıştır [4].
İstenilen bu özelliklerin klasik
malzemelerle elde edilemeyeceği açıktır. Yapılan teknolojik çalışmalar ile bir yandan metalik fonksiyonel yapılar
geliştirilirken diğer yandan tekstil takviyeli kompozitlerin (TTK) kullanım
alanlarının arttırılması amaçlanmıştır [5].
Tüm bu gelişmeler dünyada TTK için
muazzam bir pazar potansiyeli oluşturmuştur. TTK sayesinde malzemelerin dayanım
ve güvenliklerinden ödün vermeden ağırlık tasarrufu ve enerji verimliliği mümkün
hale gelmiştir. Özellikle uzay ve havacılık endüstrisinde TTK önemli yer
bulmuşlardır ve önemleri gün geçtikçe daha da artmaktadır. Otomobil
endüstrisinde maliyet faktörü sınırlayıcı olsa da TTK önemli bir yer
tutmaktadır. Özellikle de alternatif enerji kaynakları kullanan yeni nesil kara
taşıtlarında büyük ölçüde TTK kullanımı söz konusudur.
TTK güçlendirici elyaf ve bunu saran
matris elementten oluşur. Güçlendirici
elyaf olarak genelde yüksek mukavemetli elyaf olarak bilinen cam (GF), aramid
(AF) ve karbon (CF) gibi elyaflar kullanılır. Matrisler duroplastik ve
termoplastik olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Termoplasitk matrisler başta
Polyamid (PA), Polypropylen (PP) Polyetheretherketon (PEEK) ve Poliester (PET)
olmak üzere büyük öneme sahiptirler. En yaygın kullanılan örneği Epoksi olan
duroplastik matrislere göre termoplastik matrisler aşağıdaki üstünlüklere
sahiptirler [6].
- · Yüksek darbe ve kırılma dayanımı
- · Kısa proses süresi (duroplastik matrislerde 0,5-4 saat arası, termoplastiklerde 5 dk’dan az)
- · Yüksek hacimli üretim imkanı
- · Geri dönüşüm imkanı
- · Şekillendirilebilme kolaylığı
Duroplastik matrisli yapılarda kimyasal
reaksiyon için uzun süreler gereklidir. Uzun işlem süreleri seri üretim önünde
en büyük engel olmuştur. Termoplastik matrisli yapılarda ise kimyasal
reaksiyona gerek yoktur. Bu bir yandan proses sürelerini kısaltırken diğer
yandan proseslerin otomasyonunu sağlamıştır. Bu da seri üretimin
gerçekleşmesinde ve üretim maliyetlerinin düşmesinde önemli bir etken olmuştur.
Birçok yönden üstün özelliklerinin yanında, termoplastik matrisler aşağıdaki
dezavantajlara sahiptir [7].
- · Yüksek erime viskozitesi, emdirme problemi
- · Sünme, (yüksek sıcaklıkta)
- · Düşük ısıl dayanımı
- · Düşük basma dayanımı ve sertlik
- · Molekül yapısı nedeniyle nem alabilme tehlikesi
TTK’e uygulanan yükler güçlendirici
elyaf tarafından taşınır. Matrisin ana görevi yükleri elyafa ve bir elyaftan
diğer elyafa iletmektir. Ayrıca elyafları dış ortamdan korumakta matrislerin
görevidir [6]. Bu nedenle matrislerin düzgün emdirilmesi elde edilecek yapının
kalitesi için büyük önem arz etmektedir. Termoplastiklerin yüksek erime
viskozitesi (500-500 Pa.s) emdirme işleminde duroplastiklere göre (15-100 Pa.s)
homojen emdirilmelerini
zorlaştırmaktadır [8].
Bu durum çalışma şartlarını zorlaştırdığından
maliyetleri artırırken seri üretim yapılacak makinelerde ve aksamlarda
teknolojik sorunlara yol açmaktadır. Ayrıca uygulamada kompozitin yapısındaki
elyaf oranının %30’un üstüne çıkmasını engellemektedir. Elyaf oranı, kompozit fiziksel özellikleri ve mekanik
tasarımı açısından son derece önemli bir parametredir [7].
Tekstil ve Mühendis Dergisinden makale
hakkında detaylı bilgiye ulaşabilir ve makaleyi ücretsiz olarak indirebilirsiniz.
Teknolojiyi giyme çağı*
Modern tekstil, bugün
giyimden çok daha fazlasını ifade etmektedir.
Yeni lifler bilgisayarlarda kullanılarak devrim yaratabilir, enerji
kazanılmasında veya bir saldırının önlenmesinde kullanılabilirler.
Olay
bu yaz ortasında İngiliz Gloucestershire havaalanında gerçekleşti. Airbus A320
tipi bir yolcu uçağının gövde kısmında bir bagaj içinde bulunan bomba patladı.
Chemnitz (Almanya)’li araştırmacılar bagajın etrafında bir araya gelmişlerdi.
Onlar ordayken patlama oldu. Her şey beklendiği gibi gelişti. Ne uçakta ne de
diğer bagajlarda herhangi bir hasar meydana gelmedi.
Patlayan
bavulun içinde yeni nesil liflerden elde edilen bir çanta ”’Fly-Bag”
bulunmaktaydı. Chemnitz Sakson Tekstil
Araştırma Enstitüsü (STFI) müdürü Andreas Berthel, “dört katmanlı ultra-dayanıklı
tekstil kılıf plastik patlayıcının muazzam patlama gücüne dayandığını, böylece
bavulun fermuar ve dikişlerine bile zarar verilmediğini” söyledi. Böyle bir torba kargo bölümlerinde
bombalama eylemi riskini azaltabilir. Çantanın
dışına herhangi bir parçacık çıkamamakta buna rağmen kumaşın gözenekli olması
nedeniyle bagaj bölümünde basınç dengesi sağlanabilmektedir.
1988
yılında Lockerbie olayı gibi bir bombalama eyleminin Fly-Bag kullanılması
halinde hazarsız bir şekilde sonuçlanabileceği iddia edilmektedir. O zamanlar, İskoçya üzerinde uçuş sırasında plastik
patlayıcının patlaması sonucu 270 kişi hayatını kaybetmişti.
Terörle
mücadele tekstil araştırma önceliklerinden biri olmasa da malzemelerin
dayanımının arttırılması çalışmaları devam etmektedir. Yeni lifler uzun süredir sadece modayı
ilgilendiren bir alan değil. Farklı fonksiyonlara sahip, ileri teknoloji ile
üretilen elyafların geliştirilmesiyle kullanıcıların yaşamını kolaylaştırmak
mümkün hale gelebilmektedir. Sporcular akıllı tekstillerle dereceler almakta,
itfaiyeciler ışıldayan (fosforlu) giysiler
ile kendilerini daha güvende hissetmektedirler. Yakında hastalar için özel
olarak geliştirilecek teknolojik giysi ve yatak örtüleri hastanın sağlık
bilgilerini anlık olarak hasta bakıcılarına bildirebilecektir. Tıp dünyası uzun
vadeli EKG yapabilen yelekler öngörmektedir. Ve uzun süredir araştırmacılar
kendi kendine enerji elde eden ve depolayan gömlek ve pantolonlar ile ilgili
çalışmalar yürütmektedirler.
Dünyanın
en ünlü yüksek teknolojik giysisi bir zamanlar U2’nun solisti Bono’ya aitti.
Bono 240 lazer ışını taşıyan ceketiyle dünya turnesi yapmıştı. 2009 yılında gerçekleşen
bu olay tam bir sansasyondu. Bugün ise
bu teknoloji eskidi ve dünde kaldı. Tekstil lifleri bugün çok daha fazlasını
yapabiliyorlar.
Örneğin
parlak giysiler artık metre başına 625 aydınlatma elemanı bulunduran iletken
ipliklerden elde edilebiliyor. Thüringen-Vogtland Tekstil Araştırma Enstitüsü
(TITV) çalışan Sabine Gimpel bunun maksimum değer olduğunu söylüyor. İpliğin
esnekliğini kaybetmemesi için metre başına 150 aydınlatma elemanı bulunmasının
daha uygun olduğunu da ekliyor. Buna rağmen Disney şirketinin çalışanlarının geçtiğimiz
günlerde yaşadığı gibi aydınlatma gücü sorunu yaşanabilir. Şirket çalışanları
ufak sensörlerle donatılmış kumaştan elde edilecek bir Sindirella elbisesi
geliştirmek istemişlerdi. Sihirli bir
kalemle tüm lambacıklar açıp kapatılabilecekti. Sorun şu ki: ilk yıkamada büyü
bozuldu.
Kumaşlarda
gerçekleştirilen birçok teknik tek kullanımlık birçok olabilmekte ve sadece
birkaç gün çalışabilmektedir. TITV iletken plakaları esnek kumaş halinde
üretmekte tişörtleri reklam panosuna dönüştürebilmektedir. Bunlar da sonsuza kadar çalışmamakta fakat
bir fuar alanında ve yürüyüşte yer alan insanların işini görebilmektedir.
Gimpel “iletken bir öze sahip iplikler
makinelerde çalışabilir özellikte olduğunu söylemektedir. Disney elbiselerinin
kullanım ömrünün uzatılması için kumaşın dokunabilir olması ve iletken olması
için o zamanlar süper ince karbon elyaf kullanılmıştı.
Kullanıcının
vücut ısısına veya güneş ışınlarına bağlı olarak kırmızı sarı ve yeşil arasında
renk değiştiren boyarmaddeler bulunmaktadır. Tasarımcılar telefonla
bağlandığında farklı tonlarda görünen giysiler üretmişlerdir. Tişörtünde davul
taşıyan parmaklarıyla davul sesi çıkarabilir. Günlük yaşamda uzun süreli
kullanılan bu tür giysiler yoktur. Henüz değil. “bu giysilerin gereksinimleri
çok yüksek” diyor Gimpel. Geliştirilecek
teknik çalışır ve kalıcı olmalı, fiyat düşük aynı zamanda ürün kolay
temizlenebilir olmalı. Buna ek olarak kullanıcı kendini rahat hissetmelidir.
Gipfel
18 yıldır teknik ve giyim arasındaki ortak yaşam konusunda araştırma yapıyor.
Ama işler genellikle sinir bozucu. Geliştirilen birçok ürün piyasada umduğunu
bulamadı diyor. Fakat bilişim devi Google, geniş bir uygulama alanının
geldiğine inanıyor. Kaliforniyalıların en yeni projesi adını ilk endüstriyel
dokuma makinesinin geliştiren mucit olan “Jacquard” dan alıyor. Burada iletken ve iletken olmayan elyaflar önce
saç örgü yöntemiyle bir araya getirilmekte elde edilen hibrit iplik touchpad
gibi çalışan dokunmatik bir kumaş halinde dokunmaktadır. Kumaş bilgisayarı
kontrol eden bir ara yüz elemanı olarak kullanılmaktadır. Prototip ilk olarak
Google tarafından I/O fuarında gösterilmiş olup oldukça iyi bir şekilde
çalışmıştır.
İnsanlar
ve makineler arasında ara yüz olarak çalışacak teknik donanımlı elyafların
muhtemelen gelecekte iyi bir şansa sahiptir. Şimdiye kadar geliştirilen ürünler
daha çok özel ihtiyaçların giderilmesinde rol oynamıştır. Isıtıcı elyaflara sahip eldivenler çok düşük
sıcaklarda çalışmayı mümkün hale getirmiştir. Işıldayan uyarı elementleri
itfaiyecilerin güvenliğini sağlamıştır. Neredeyse kimsenin satmadığı ısınabilen
iç çamaşırlar, çoraplar ve yelekler bulunmaktadır. Dışarıdan uygulanan basıncı
akıma çeviren son derece elastik ve dayanıklı elyaflar güvenlik açısından çelik
yelekler için ilgi çekicidir.
Alman
Yapay Zeka Araştırma Merkezi (DFKI)’den Norbert Schmitz “asıl atılımı spor ve
eğlence sektöründe bekliyorum” diyor. Vücut üzerindeki hareket sensörleri çok
küçük ve ucuz hale getirilmiştir. Bunlar ivme, hız ve yeryüzü manyetik alanı
şiddetini ölçmektedirler. Bu verilerden vücudun ve ayrı ayrı kas gruplarının hareketleri
hesaplanabilir. Koşu esnasında short veya pantolon bireysel hareketleri
ölçerken ayakkabı mesafeyi ve yerin gösterdiği tepki kuvvetini ölçer. Böylece
profesyonel sporcular tekniklerini geliştirebilirken, amatör sporcular düzgün spor yapıp
yapmadıklarını kontrol edebilirler.
Şimdilerde sensörler doğrudan kumaş ile
birlikte derinin üzerinde bulunmaktadır. Schmitz bunu oldukça hoş bulmakta “bir
kazağı giyip çıkarmak faaliyet sırasında sürekli hareket eden düzinelerce
sensörü vücuda yapıştırmaktan çok daha kolay olmaktadır” diyor. Esasında
sensörler tuş gibi giysilere sabitlenmekte batarya ise dikilmiş bir cepte
bulunmaktadır. Her ikisi de yıkama öncesi giysiden uzaklaştırılmakta geri kalan
elektronik elemanlar çamaşır makinesine girebilmektedir."Henüz kablolamanın
kaç yıkamaya kadar dayandığı bilinmemekte fakat kumaşın çok sağlam ve daha az
problem yaşatmaktadır."
Araştırmacılar
hassas uygulamalarda bölgelerde bile sensörlerine güveniyorlar. Lizbon’da gerçekleştirilen bir fuarda
üreticiler modern tekniğin tıp ve hemşirelik hizmetlerini ne kadar iyileştirebileceğini
gösterdiler. DFKI uzun vadeli EKG görevini yerine getirecek iç çamaşırları
sergiledi. Sistem halihazırda bir tıbbı
sertifikaya sahiptir. Ayrıca vücut ısısını ve solunumu kontrol eden tekstiller
de mevcuttur. Bu tekstillerin çocuk uyku setlerinde kullanılmasıyla birlikte
anne babalar yavrularının sağlığı ile ilgili verilerini akıllı telefonlarından
takip edebileceklerdir.
Japon
Triple W şirketi mesane zayıflığı çeken insanlar için tuvalet zamanının
geldiğini haber veren onu bir başparmak büyüklüğünde ultrasonik sensörler
geliştirmiştir. Aynı zamanda iç çamaşırlar ve uyku setlerinde kullanılabilecek
nem sensörleri geliştirilmiş, böylece herhangi bir istenmeyen sıvıyı fark edildiğinde
otomatik olarak bakıcı veya hemşirelere bir mesaj gönderilebilmektedir.
Şu
anda, araştırmacılar pilsiz çalışan tekstil yapmak için çalışıyorlar. Neden bir
ceket aydınlatma efektleri için gerekli enerjiyi ekonomik bir mini bilgisayara
veya aklı telefona şarj edemesin? Güney Koreli araştırmacılar giysi giyen
taşıyıcının hareketini elektriğe çeviren kıyafetler üzerinde çalışıyorlar. Onlar
birbirine sürten kaba silikon ızgara ve özel bir gümüş folyodan oluşan çift
katlı bir kumaş geliştirdiler. Elektrostatik yükleme sayesinde enerjisi elde
edilebilmektedir.
Gelecekte
iplikler dokuma kumaş oluşturmaktan çok daha fazlasını yapacaklardır. Chemnitzer
TITV’de çalışan bilim adamları sadece elektrik enerjisini üreten değil, üretilen enerjiyi depolayan tekstilleri de
hayal etmekteler. Prensip olarak araştırmacılar bunun için bilinen bataryaları
küçültüp uzunluklarını arttırarak sonsuz bir filament haline getirmeyi
istiyorlar. Böylece iplik pratikte batarya olarak üretilmiş olacaktır.
süper esnek lithium-ion pilinin kompozit iplik halinde oluşturulmasının şematik gösterimi [Journal of Materials Chemistry A]
*www.welt.de adresinde yayınlanmış makaleden çevrilmiştir.
Orjinal metin için:http://www.welt.de/print/wams/wissen/article148002232/Nur-Stoff-war-gestern.html
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder